Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | drink [uk] n. | içki alemi |
General | drink [uk] n. | cümbüş |
General | drink [uk] n. | eğlence |
Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Law | ||||
Law | drink-driving [uk] n. | alkollü araç kullanma | ||
The Commission believes it to be very important to mention drink-driving specifically. Komisyon, özellikle alkollü araç kullanma konusuna değinmenin çok önemli olduğuna inanmaktadır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | drink driving [uk] n. | alkollü araç kullanma | ||
General | drink driving [uk] n. | içkili araç kullanma | ||
Idioms | ||||
Idioms | it is meat and drink to me [uk] expr. | benim için çok çekici/cazip bir şey | ||
Idioms | it is meat and drink to me [uk] expr. | bana çok haz/keyif veren bir şey | ||
Idioms | it is meat and drink to me [uk] expr. | benim için çok eğlenceli/zevkli bir şey | ||
Idioms | it is meat and drink to me [uk] expr. | benim çok hoşuma giden bir şey | ||
Law | ||||
Law | drink-drive [uk] adj. | kandaki alkol oranının yasal sınırı geçmediği zamanlarda (araba kullanımı) |